Başkan Vahap Seçer, ziyaretin ardından yaptığı açıklamada, yaşanan sürecin Türkiye’de hukukun üstünlüğüne olan inancı sarstığını belirterek, siyasetin yargı üzerindeki etkisine dikkat çekti.
Seçer, belediye başkanlarının da her vatandaş gibi hukukun karşısında eşit olduğunu ancak siyasetin yargıya müdahale ettiği noktalarda kaygılarının arttığını söyledi. Açıklamasında, Türkiye’nin temel sorunlarına ilişkin değerlendirmelerde bulunmanın siyasetçilerin görevi olduğunu vurgulayan Seçer, şunları kaydetti:
“Türkiye’de hukuk devleti anlayışının tam olarak yerleştiğine inanabilsek, bu konularla ilgili bir endişemiz olmaz. Elbette ki bizlerin de suç işleme özgürlüğü yok. Ancak siyasetin yargı üzerindeki etkisini gördüğümüzde doğal olarak kuşkulanıyoruz. Siyasetçi olarak ifade özgürlüğünü, ekonomiyi ve ülkedeki ayrımcılığı eleştirme hakkımız var. Ancak bu eleştirilerimiz nedeniyle hukukun dışına çıkılarak üzerimize gelindiği zaman, işte o noktada ‘sözün bittiği yer’ deriz.”
“Dayanışma içerisinde olacağız”
Ekrem İmamoğlu’nun yalnızca İstanbul’un değil, tüm Türkiye siyasetinde de önemli bir figür haline gelmiş bir belediye başkanı olduğunu söyleyen Seçer, yaşanan sürecin siyasi rakipleri bertaraf etme çabası olduğunu belirtti. Seçer, “Sayın İmamoğlu, önümüzdeki süreçte Türkiye’ye hizmet etmek istiyor ve bunun için bir yola çıktı. Eğer siz siyasi rakiplerinizi demokrasi yoluyla değil de hukuku kullanarak ve farklı aparatları devreye sokarak yok etmeye çalışırsanız, o zaman Türkiye’de demokrasiden, insan haklarından ve geleceğe dair umutlarımızdan bahsetmek mümkün olmaz” diye konuştu.
Seçer, dayanışma içinde olacaklarını belirterek, İmamoğlu’nun ailesini ziyaret ettikten sonra Saraçhane’ye gideceğini ve desteklerini sürdüreceklerini ifade etti.
Gazetecilerin, yaşananların ön seçim sürecine etkisine ilişkin sorularına yanıt veren Seçer, gözaltıların beklenen bir durum olduğunu ve önceden planlandığını öne sürdü. Seçer, “Aslında hiçbir şey sürpriz değil, Ekrem Başkan da biz de bunu bekliyorduk. Daha önce Türkiye’de benzer süreçler yaşandı. Önce kamuoyu hazırlanıyor, basında belli isimler üzerinden bu iş işleniyor, ardından uygulamaya geçiliyor. Yani Perşembe’nin gelişi Çarşamba’dan belliydi” dedi.
Seçer, sürecin demokrasi açısından endişe verici olduğunu vurgulayarak, hukuk devletinin ve adaletin tesis edilmesi gerektiğinin altını çizdi.
