Seçim gezisinde yaşanmış bir hikâye. Milletvekili adaylarından birisi.
-Aloo, aloo, Sayın genel başkanım; ben seçim otobüsünden arıyorum. Kaptan molada içkiyi fazla kaçırdı herhalde, uyuyor şimdi.
-Sakin ol, muavin orda mı? Muavin de alkolü mü?
-Hayır, otobüste değil. Onun alkol alıp almadığı konusunda hiçbir fikrim yok!
-Tamam, sen hiç korkma, sizi kurtaracağız. Şimdi şoförü yavaşça koltuktan yana çek, sen oturacaksın onun yerine.
-Ama onu yana çekersem düşer, kendinde değil!
-Düşsün pez.v.nk! Oraya senin oturman lazım!
-Tamam, oturdum. Şimdi ne yapmalıyım?
-Direksiyonu tut, ne çok sıkı, ne çok gevşek.
-Tuttum, Sayın Genel Başkanım…
-Aman dikkat, otobüsteki tüm yolcuların hayatı senin elinde. Şimdi; önündeki panelde birçok gösterge var değil mi? Tam ortadaki büyük olana bak, ne yazıyor?
-Bismillahirrahmanirrahim.
-Hayır göstergenin üstündeki yazıya değil göstergeye bak! Hız göstergesine bak, kaç km.yle gittiğinizi görebiliyor musun?
-Sıfır.
-Nasıl sıfır? Dikkatli bak.
-Sıfır, gerçekten sıfır Sayın Genel Başkanım, ölecek miyiz?
-Otobüs duruyor mu gidiyor mu? Bunu söyle bana seni kuş beyinli!
-Duruyor!
-Kalk …tir git eşşoğlu…şek! Bize de panik yaptırdın. Şoför uyanınca devam edersiniz…
****
DUYARLI POLİTİKACININ TUZ KAMYONUYLA İMTİHANI
Politikacının biri, üstün bir duyarlılık ve sorumluluk duygusuyla kırmızı ışıkta kamyoncuya seslenir.
-Yükünüz dökülüyor, haberiniz olsun...
Kamyoncu aldırmaz, yeşil yanınca sürer...
Öbür kırmızıda politikacı gene yakalar kamyonu:
-Heeey, duymadınız galiba! Yükünüz yola dökülüyor diyorum…
Kamyoncu gene sürer.
Üçüncü kırmızıda politikacı arabasından fırlar kamyonun camını yumruklar, camı indirtir.
-Yahu kardeşim yükünüz dökülüyor…
Kamyoncu kafa sallar ve tekrar sürer...
Dördüncü kırmızıda bu defa kamyoncu aşağı iner.
Politikacının arabasına yürür, camı tıklatır ve indirtir.
-Beyefendi ne yırtınıp duruyorsun, gördüğün gibi Ankara'da kış var ve yollar buz tutmuş ve ben tuz kamyonu sürüyorum!
****
POLİTİKACI MELEK Mİ KAZ MI?
Olmaz ama olmuş kabul edelim. Politikacının biri dünyada hiç yalan söylememiş, kimseye bir kötülük yapmamış, her türlü kurala uymuş, içmemiş, zina yapmamış, uyuşturucu kullanmamış, polislere ''sen benim kim olduğumu biliyor musun?'' dememiş, hatta inancınız olsun rüşvetin bile yanından geçmemiş…
Neyse; hak vaki olmuş ve bir gün ölmüş. Büyük bir sevinç ve beklenti ile sorgu meleğinin önüne gelmiş.
Melek sormuş: Yalan söylememişsin…
Politikacı: Evet,
Melek: Kimseye kötülük yapmamış, hatta polise ''sen benim kim olduğumu biliyor musun'' dememişsin.
Politikacı: Evet,
Melek: Kendi karından başkasına yan gözle bile bakmamışsın.
Politikacı: Evet,
Onlarca sorudan sonra, sorgu meleği yanındaki meleğe dönerek : Bir çift kanat getirin demiş.
Politikacı heyecanla: Melek oluyorum değil mi?
Melek: Hayır kaz oluyorsun!
****
KURBAN LATİFESİ
Kurban Bayramında Dedesi kapıdan içeri girince küçük torunu hemen kucağına atlamış...
Kurban da koyun kesildiğini bilen dede, torununu öpüp kokladıktan sonra latife olsun diye:
-Mis gibi kokuyor, yemekte ne var acaba? diye sormuş...
-Torun:
-Keçi var dede” diye cevap vermiş.
Dede: -Keçi mi, emin misin? Babanlar koyun kestiler hâlbuki…
-Evet ama... Annem sabah babama söylerken duydum.
-Erken gel, akşam yemekte bizim ihtiyar keçi var’ diyordu!...
****
AKLINIZDA BULUNSUN: Küskünlerin barıştığı, sevenlerin bir araya geldiği; mutluluk içinde, sevdiklerinizle birlikte, güzel bir bayram geçirmeniz dileğiyle Kurban Bayramınızı tebrik ederim…