Adamın biri pazardan erik hırsızlığı yaparken pazarcılar tarafından yakalanmış. Tartaklamaya başlamışlar.
Bu sırada oradan geçmekte olan Hazineden Sorumlu Bakan korumaları, yardımcıları ve müdürleriyle kalabalığı görünce durup ne olduğunu sormuşlar.
Pazarcılar durumu anlatmış, bu adamı erik hırsızlığı yaparken yakaladık demişler.
Korumalar erik hırsızını yakalayıp Bakan Beyin huzuruna getirmişler.
Bakan Bey başlamış adamı azarlamaya: Ayıp değil mi? Utanmıyor musun? Koskoca adamsın hırsızlık yapmanın suç olduğunu bilmiyor musun? vs.
Adam süklüm püklüm azarlanmanın sonunu beklemiş ve:
-Elbette suç olduğunun biliyorum, lakin çok acıkmıştım beni affedin diyerek af dilerken cebinden bir avuç tohum çıkarmış ve şöyle demiş:
-Sayın Bakanım aslında ben çok zengin olabilirim. Hatta ben değil tüm ülke zengin olabilir.
Bakan bey merakla: Nasıl olacak o? demiş.
-Elimde ki bu tohumlar var ya; ekildikten 3 gün sonra altın meyve vermeye başlar ve topladıkça verir…
Bakan: Eee o zaman neden sen ekip zengin olmuyorsun da hırsızlık yapıyorsun?
Hırsız: Efendim bu tohumları ekecek adam bulamadım. Bu tohumları ekecek adam hayatında yalan söylememiş, hırsızlık yapmamış, hak hukuk çiğnememiş, dürüst namuslu birisi olmalı. O zaman tohumları ekebilir.
-Ama ben dürüstüm diyerek yalan söylemişse meyveler zehir oluyor ve eken adamı zehirleyip öldürüyor.
-Ben dürüst olamadığım için ölüm korkusuyla ekmeye cesaret edemedim.
-Sizi Allah karşıma çıkardı. Çünkü sizin paraya pula ihtiyacınız yok, Hazine elinizin altında hırsızlık yapmış olamazsınız(!) Şöhretli Koskoca Bakansınız yalana dolana da başvurmuş olamazsınız(!)Bu tohumları ancak siz ekebilirsiniz, diyerek tohumları Bakan Beye uzatmış.
Bakan Bey tohumları almış sonra birden söylenmeye başlamış: Ben hayatım da tohum falan ekmedim, nasıl ekileceğini bilmem diyerek tohumları yardımcısına uzatmış.
Bakan Yardımcısı: Efendim ben hiç anlamam. Hayatımda çiçek bile sulamadım, diyerek tohumları Genel Müdüre uzatmış: Müdür Bey bu işlerden anlar tohumları o eksin demiş.
Müdür telaşla, tohumları elinden düşürmüş. Tohumlar yere saçılmış.
Bakan Bey bakmış ki; çevresinde altın meyve verecek tohumları ekecek bir adam yok! Utangaç bir tavırla:
-Bırakın toplamayın, tohumlar madem yere düşütü artık bir işe yaramaz diyerek cebinden bir tomar para çıkarmış, diğerlerine de hadi bakalım sizlerde birer tomar para çıkartın diyerek hırsıza yüklüce para verip uzaklaştırmışlar!!!
***
JAPON MÜHENDİSİN ŞAŞKINLIĞI
Bir kentin ileri gelen politikacıları, resmi bir kurum inşaatının temel atma törenini izlemek için toplanmışlar.
Makineler temel kazmaya başlar başlamaz bir kayaya takılan kepçe kırılır.
Hemen değiştirip tekrar kayayı kırmaya başlarlar lakin kepçe gene kırılır.
İşin başında ki sorumlu Japon Mühendis kentin ileri gelen politikacısına sorar:
-Efendim, bu nasıl bir kaya ki; ikidir makinenin kepçesi kırılıyor?
Politikacı, (dini bütün bir Müslüman ya) hemen teşhisi koyar:
-Mühendis Bey bu kayanın altında ''Yatır '' var o yüzden kepçe kırılıyor.
Japon Mühendis: Yatır ne demek?
-Yatır, Evliya mezarı demek.
-Peki, şimdi ne olacak?
Politikacı: Bu ''Yatıra'' bir tosun kurban etmek lazım! Yoksa bu kaya kırılmaz!
Japon Mühendis pek anlamaz ama tamam der ve parasını verip bir tosun aldırır.
İşçiler kayanın önünde tosunu yatırıp kurban ederler.
Sonrada mangalı yakıp politikacılarla birlikte afiyetle yerler.
Olacak ya; sonrasında kepçe kırılmadan kayayı parçalar.
Bu duruma çok şaşıran Japon Mühendis politikacılara dönerek mırıldanır:
-Sizin ölünüz bile rüşvet alıyorsa, acaba diriniz neler yapıyordur?
***
ÇEKİŞTİRİP DURMAYIN
CHP nin önde gelen yöneticileri televizyonda hararetle;
Parti tabanını sağa mı çeksek, sola mı? diye tartışıyorlar.
Tam bu sırada yayın kesiliyor.
Tartışmayı evinde eşiyle izleyen Sn. Özgür Özel, eşine dönüp soruyor:
-Yahu hanım, sen ne diyorsun bu tartışmaya? Seçmeni sağa mı çeksek, sola mı?
Eşi Hanımefendi:
-Zaten hükümet vatandaşın yakasından çeke çeke sersem etti, siz bari çekiştirip durmayın, bırakın ortada kalsınlar!
***
AKLINIZDA BULUNSUN: Sinirliyken cevap verme. Mutluyken söz verme. Üzüntülüyken karar verme…